İstanbul’da yaz, aslında sokaklarda değil, çatılarda başlar. Şehir uyanıp da yazın ilk sıcaklarını hissettirdiğinde, kendini bir İstanbul rooftopında serin esintiye bırakmak.. Hani o Boğaz’a nazır bir terasta elinde soğuk bir içecekle gün batımını izlerken, “İşte bu şehir başka türlü güzel,” dediğin an var ya! İşte o anı yaşamak için teraslar her zaman bir sığınak, bir kutlama alanı. Ve itiraf edelim bu hissin tarihle, kültürle, müzikle harmanlandığı başka bir yer çok zor bulunur.
İstanbul, tarih boyunca gökyüzüne yakın yaşamayı seven bir şehir oldu. Düşünsenize, Bizans’tan Osmanlı’ya, surların üstünde nöbet tutan askerlerden, Topkapı Sarayı’nın revnak teraslarında ufka bakan sultanlara kadar, bu şehir hep yukarıdan seyredildi. Evliya Çelebi bile Seyahatname’ sinde Galata’daki çatıların manzarasından bahsederken mest olmuş; “Bir seyrangâhtır ki, sanki cennetten bir bahçe,” demiş. Bugün o teraslar, modern zamanların seyyahları olarak bize kaldı: Bize, yani yazın gelişini DJ setleri, kokteyller ve dost sohbetleriyle kutlayanlara.
Evliya Çelebi’ye hak vereceğimiz muhtemel görsel:
Rooftop gezmek, İstanbul’da bir nevi ritüel. Mesela Beyoğlu’nda bir apartmanın çatısına çıkıp kahve içmek, sonra vapurla karşıya geçip Moda’da başka bir terasta denize karşı rakı-balık keyfi yapmak… Her semtin kendine has bir teras ruhu var. Cihangir’de kedilerle paylaştığın bir çatı, Sultanahmet’te minarelerin gölgesinde bir kahvaltı, ya da Beşiktaş’ta arkadaşlarla bira-pizza gecesi. Bu şehir, teras teras gezdikçe açılıyor; her katta başka bir hikâye anlatıyor.
Tarihten eğlenceli bir dipnot vereyim: Osmanlı’da bazı zengin konaklarının çatılarında gizli partiler yapılırmış. Harem’den kaçan hanımlar ya da genç âşıklar, çatılara sığınıp musikiye dalarmış.
Belki de bugünün İstanbul rooftop partileri, o eski gizli eğlencelerin modern bir yansımasıdır, kim bilir? Bildiğim tek şey, İstanbul’un çatıları her zaman biraz asi, biraz romantik ve çokça eğlenceliydi.
Ve işte tam da bu ruhu yaşamak için, yazın başlangıcını İstanbul’un en güzel çatılarında kutlamaya ne dersiniz? Size harika bir planım var: Rooftop Festival: Summer Edition. Bu festival, şehrin çatılarında yaza “merhaba” demenin en keyifli yolu. Detaylar mı? Hemen aşağıda!
Rooftop Festival: Summer Edition
İstanbul’un klasikleşen festivali Rooftop Festival, 24 Mayıs Cumartesi günü yazı karşılamak için Summer Edition ile geri dönüyor! Şehrin farklı teraslarında, gün boyunca müziğe, keşfe ve eğlenceye doyacağın bu özel deneyime hazır mısın?
Tek biletle şu an kesin olan aşağıdaki teraslarda ve daha ve daha fazlasında rooftop deneyimi yaşayalım!
Ritz Carlton the Roof
Swisshotel 16 Roof
Klein Garten
Bank Hotel
Gün batımından geceye uzanan ritimlerle yerli ve yabancı sanatçıların performansları, yaratıcı workshop’lar, imza kokteyller ve özel lezzetler şehrin en ikonik teraslarında seni bekliyor. İstanbul rooftoplarında, tarihle modernliğin buluştuğu o eşsiz atmosferde yazın ilk anlarını yaşamak için daha iyi bir fırsat olamaz.
Hadi gelin, bu yaz İstanbul’u teras teras gezelim, müziğe kapılalım, manzaraya karşı kadeh kaldıralım. Çünkü bu şehir, çatılarında yaşadıkça güzel!
Line-up, eklenecek teraslar ve daha fazla detay için Instagram sayfamızı takip edebilirsiniz: @biletino